Bir Bebekle Yaşamak
Bitkinlik öfkeye, düşüncesizliğe, yanlış karar vermeye neden olabilir. Bunlar ebeveynlikte pek de istenen nitelikler değildir. Yorgunluğu engellemek ve uykusuz kalmamak için her türlü gereksiz faaliyete son verin. Dinlenme gecelerinde bebeği yanınızda yatırın, sevişmeyi başka zamana ve yere bırakın. Araştırmalar göstermiştir ki, ailece uyumak, sadece güvenli değil aynı zamanda aile bağlarını geliştirmek için de faydalıdır. Ebeveynler daha iyi uyuyup, bebeklerde düzenli kalp atışlarının uyarısına maruz kalınca, uyku düzensizliği ile ilgili muhtemel hassasiyetleri daha kolay atlatılır. Gün içindeki hızınızı azaltmak için bebeği üzerinizde taşıyın. Onu kucağınızda taşıdığınızda bedeninizin sıcaklığı ve hareketleriyle sakinleşecek ve yaşamı sizinkine çok yakın bir noktadan görecektir. Arkadaşlarınızın ve akrabalarınızın ziyarete gelmesini istiyor olabilirsiniz. Mutluluğunuzu ve başarı duygusunu paylaşmak, bebeğinizi göstermek ve yardım almak istemek çok doğaldır. Ancak şunu unutmayın ki, bu hassas zamanda candan ziyaretçiler destekleyici olsalar da, aynı zamanda özel yaşamınıza girebilir, ebeveynliğe ve eş olmaya uyum sağlama sürecinize müdahale edebilirler. İşe tekrar tam gün dönmemek için elinizden geleni yapın. Haftada kırk saat çalışmanın getireceği maddi kazanç hem enerjinizin tükenmesine hem de işe gitmek için evden ayrılmanın verdiği bölünmüşlük hissine değmeyebilir. Kendinizin ve ailenizin iyi bakıldığından emin olmak için uzun bir doğum izni alın. Bu iznin sonuna yaklaştıkça, kariyerinizi yavaşlatmayı, terfileri ertelemeyi veya reddetmeyi, seyahatleri kesmeyi veya iyice azaltmayı ya da ailenizle bol bol vakit geçirbileceğiniz bir iş anlaşması yapmayı düşünün. Esnek çalışma saatleri, hafta içinde yoğun çalışma, yıllık çalışma saati uygulaması, yarım günlük işler, ortak iş yapma veya esnek çalışma mekanı gibi yaratıcı seçenekler araştırın. Eğer baba oluşunuzun ilk dokuz-onsekiz ayı sırasında iş hayatınızı yeniden yapılandırma şansınız yoksa, öğle yemekleri ve akşamüstü molalarında eve gelebileceğiniz bir iş programı hazırlayın. O zaman bile eşinizle bebeğinizi bıraktığınız için pişmanlık ve endişe duyabilirsiniz. Eğer öyle olursa, bu duygulara karşı savaşmayın, ateşkes ilan edin ve onlara boyun eğin. Bebeğinizi özlemekten de utanmayın. Baba olan iş arkadaşlarınızın zaten bebeklerin babalarına ihtiyacı olduğu hakkında az çok bir fikri vardır. Gün içinde bebeğin nasıl olduğunu ve eşinizin neler yaptığını sormak için sık sık evi arayın. Ev içi sorumluluklar için eşinizle bir anlaşma yapın. Belirlenen işler yerine getirildikçe kendinizi ödüllendirin; sevilen bir tatlı, bir akşam yürüyüşü, belki de mum ışığında sıcak bir banyo. Anlaşmanızı yeni ihtiyaçlar doğdukça elden geçirin. Sınırlı düşünme alışkanlığı bir çok ebeveynlik felsefesini yönlendirmeyi sürdürüyor. Bazen bebeklerimizin bağımsızlığı “öğrenmesi” ve mümkün olduğunca küçük yaşta “sosyalleşmesi” gerektiğini düşünürüz. Gerçekte bu tip beklentiler bebeklerin gelişimi hakkında bildiğimiz herşeye ters düşmektedir. Asıl bağımsızlık, bağımlılık ihtiyaçlarının karşılandığı bir çocukluktan sonra doğal olarak ortaya çıkacaktır. Kelimenin gerçek anlamında sosyalleşme ise, bebeklerin kapasitesini aşan bir şeydir. Bebeklerin en çok ihtiyacı olan şey, sürekli bakılma, dokunulma, sevilme, duyarlılık ve bebek olmak için zamandır. |